19 Nisan 2013 Cuma

İKİ DOĞU, İKİ BATI


İKİ DOĞU, İKİ BATI
Bu başlığı bir televizyon programından aldım. Son günlerde ülkemizde bulunan bazı şöhretli kişilerin başlatmış oldukları “Ermenilerden özür diliyoruz.” Kampanyası, ülkemizde yankısını hissettirirken, Anadolu insanının içini acıtacak, onun yüreğindeki yarayı kanatacak bir yaklaşımla, sorumsuz insanların sanki marifetmiş gibi, ipe sapa gelmez bir üslupla özür bildirisi yayınlamaları herkesi olduğu gibi beni de çok derinden yaralamıştı.
Tarih sayfalarını yeniden karıştırıp “Acaba bizim bilmediğimiz bir şeyler mi var?” diye tekrar araştırmaya başladığım bir gün, hemşerim Murat Ağırtıcı bana telefon etti. Her zaman olduğu gibi saygısını ve hürmetlerini beyan ettikten sonra;
-Abi, biliyorsun son günlerde bazı aydınlar Ermenilerden özür dileme kampanyası başlattılar. Sizin de bu konuda çok ciddi çalışmalar yaptığınızı biliyorum. Benim çok değerli bir dostum var. Yavuz Selim Kurt. Bu değerli dostum TV 5 adlı televizyon kanalında “2 Doğu, 2 Batı” adlı bir programın da sunuculuğunu yapıyor. “Siz uygun gördüğünüz takdirde sizinle program yapmak istiyor. Programa özür dileyen kişiler de katılacaklar… katılmak ister misin?” dedi.
Konu vatansa gerisi teferruat anlayışı ile yetiştiğim için teklifi kabul ettim. 2 doğu, 2 batı programının yapımcısı ve sunucusu Sayın Yavuz Selim Kurt ile birkaç defa telefon görüşmesi yaptık. Bana samimi ve güven veren ses tonu, benim programa katılmamı sağladı.
2 Ocak 2009 Cuma günü gündüz saatlerinde  İstanbul’daki Yavuz Selim Kurt, Yaşar Yerlikaya ve Murat Ağırtıcı’nın birlikte iş yaptıkları ofiste bir araya geldik.
Murat Ağırtıcı’yı çocukluğundan beri tanıyordum. Ancak Sayın Yaşar Yerlikaya ve Sayın Yavuz Selim Kurt’u yeni tanıma bahtiyarlığına erdim. Her ikisi de dost canlısı, samimi ve güven verici yaklaşımla benimle ilgilendiler. Onlara dost ve samimi yaklaşımlarından dolayı ne kadar teşekkür etsem azdır. Şükranlarımı arz ederim.
Her üç dostla da akşam Tv5’de yapacağımız programın genel gidişatı üzerinde bilgiler aldım. Kendilerinden benim tek isteğim oldu. Çok hassas bir konuyu konuşacağımızı, karşıma çıkacak kişinin yeteri kadar donanımlı olmasını, “özür bildirisinin” altına imza atan ve imzasına sahip çıkacak bir kişinin olmasını istedim. Konusuna hakim bir ekip çalışması sergileyen  arkadaşlar onlarca insana telefonlarla ulaştılar. Ulaştıkları kişilerin bir çoğu toplum tarafından tanınan şöhretli aydınlardı(!) programa katılmak için söz verenler dahil hiç birisinin katılmayışı tek üzüntüm oldu.
Keşke katılsalardı. Biz de şu yıllardır “Ermeni Soykırımı” diye insanların beynini bulandıran olayların gerçeklerini toplumla paylaşma şansını yakalasaydık.
Ancak her şeye rağmen TV5’deki programa katıldım. Dünyanın sıcak gündemi Gazze’de katledilen çocukların acılarını paylaşma, 1915’de Anadolu’da  KATLEDİLEN Türklerin dramlarını bir nebzede olsa anlatama ve kanayan yaramız Azerbaycan-Karabağ’da katledilen, topraklarından sürgün edilen Azeri kardeşlerimizin acılarını bir nebze de olsa seslendirme imkanı buldum.
Katıldığım TV5 kanalının “2 Doğu, 2 Batı” adlı programına katılmama öncülük eden başta Murat Ağırtıcı’ya, program yapımcısı ve sunucusu Sayın Yavuz Selim Kurt’a, dost insan Yaşar Yerlikaya’ya, İstanbul’da bulunduğum süre içerisinde bana saygılarını esirgemeden yardımcı olmaya çalışan gençlere, ilgilerini esirgemeyen hemşerilerime, TV programını seyreden, bana çeşitli kanalları zorlayarak tebrik ve sevgilerini yollayan dost yüreklere, eksiklerimi hoş görüp, söylediklerimi kendi sözleri olarak değerlendiren bütün canlara şükranlarımı arz ederim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder