19 Nisan 2013 Cuma

SİGARANIN DUMANI…


SİGARANIN DUMANI…
Nüfusumuzun yüzde kaçı sigara kullanıyor bilmiyorum. Ama etrafa şöyle bir baktığımda çok sayıda insanın sigara kullandığını da görüyorum. Sigaranın zararları üzerine yazı yazmak benim için oldukça kolay… Çünkü 50 yıllık hayatımda içtiğim sigaranın toplamı iki elin parmaklarını geçmez. Ne özendim ne de tiryakisi oldum. Tiryakiler bu yazıyı okuyunca “Hadi canım sende.” diyeceklerdir bana… Ama olsun. Ben yine de sigara, içki ve kumar üzerine bir iki kelam etmek istiyorum.
         Bu yazıyı kaleme almama 3 kişi sebep oldu. Birincisi rahmetli ağabeyim. Onu içtiği sigaraların akciğer kanserine dönüşmesi neticesinde erken denecek bir zamanda kaybettik. O günden sonra sigara ile aramızda kan davası oldu. Eskiden biraz “Olur canım, isteyen içer.” gibi düşünürken ondan sonra “Sevdiklerim sakın içmesin.” diye düşünmeye başladım. Başladım başlamasına da kime “ Bu mereti içmeyiniz.” telkininde bulunmaya çalıştıysam tesir etmediğini gördüm. Yakın bir zamanda da çok sevdiğim ve eğer verdiğim bir yakınım sigara bırakma hikâyesini dinleyince sizlerle paylaşmak istedim.
         Benim bu yakınım 60 yaşına merdiveni dayadı. Her gün 4 paket sigara içiyordu. Sigarayı yalnız kendisi içse o da iyi, ailecek içmeleri bir felaketti. Bu felaketi gördükçe ne yalan söyleyeyim için için eriyordum. Birkaç defa “Şu sigarayı bırakın.” denemesi yaptım. Tiryakinin bu sözlerden etkilenmeyeceğini ben ne bileyim. Sanki ben her “sigarayı bırakın” derken hadi bir daha yak dermişim gibi bizim tiryaki, biri bitmeden ikincisini yakıyordu. Evlerine girdiğimde sanki zehirli gaz odasına girmiş gibi nefes almakta zorlanıyordum. Geçenlerde bu değerli büyüğümün bir gecede sigarayı bıraktığını duyunca inanamadım. “Olamaz böyle şey.” dedim. Nasıl olur? Gerçekten hayret. Değerli büyüğüme sordum.
—Abi bu nasıl oldu?
—Gecenin üçü ben hala oturuyorum. Elimde sigara… Kül tablası dolmuş. Oda da göz gözü görmüyor. Ben sigaranın esiri olmuşum. Sigaraya dedim ki; ”Ya ben senin esirin miyim? Gecenin üçünde hâlâ sigara içiyorum. Son sigaramı kül tablasına satırdım “Artık seni bıraktım” dedim şimdi; bir aydır içmiyorum, hiç de canım istemiyor, dedi.
Sanki sigarayı bırakan o değil de ben, çocuklar gibi sevindim. Tabi bu arada iradeye de hayran oldum. Şimdi o eve gittiğimde her taraf çiçek gibi, ev de nefis bir koku ve insanların yüzlerini görebiliyorum. Yalnız kendilerine bir kötülük ettiler artık ben Adana’ya gittiğimde hep o eve giderim.
Bu olaydan sonra bir esnafa uğradım. O da çok sevdiğim bir kardeşim. Elinden sigara düşmüyor. O esnafın yanında da bir dost oturuyorlar. Sigara konusu açıldı. Ben de çok yakın zamanda yaşadığımız değerli büyüğümün sigara bırakma serüvenini onlarla paylaştım. Bizimle oturan sevgili dostum da kendisinin sigara bırakma hikâyesini bizlerle paylaştı. Bu dostumuzun sigara ve kumarı bırakma hadisesi çok ilgimi çekti. Dostum diyor ki; bir gün elimde sigara içiyorum. Kızım 3–4 yaşlarında… Kızım bana dedi ki;
-Baba ben senin ölmeni istemiyorum.
-Neden kızım?
-Sigara içenler ölüyorlar, sen de içiyorsun, ben babasız kalmak istemiyorum.
Bu beni çok etkiledi. O gün sigarayı bıraktım. 10 yıldır içmiyorum.
Ona sordum:
-Kumarı nasıl bıraktın?
-Hiç sorma hocam… Bir gün evden çıkıyorum. Tam kapıdan çıkarken kızım:
-Baba bana çikolata al. dedi.
 Ben de “alırım” dedim. Evden çıktım. Bakkala uğradım. Tam cebimde 40 YTL vardı. Tam çikolatayı alacağım zaman, “Şimdi kahveye gidiyorum, cebimde ezilir, dönüşte alırım” dedim. Kahveye gittim. Kumara oturdum. O gün cebimdeki 40 YTL yi ütüldüm. Üzerine de 60 YTL borçlandım. Cebimde hiç para kalmadı. Zaman da gecenin 23.30’u oldu. Eve giderken bakkalın açık olduğunu gördüm. Bakkala uğradım. Cebimde hiç para yok. Param varken almadığım çikolatayı borca almak zoruma gitti. Almadan çıktım. Çocuk uyumuştur diye düşündüm. Eve vardım. Kapıyı çaldım. Kapıyı çocuk açtı. İlk sorusu,
-Baba bana çikolata aldın mı? Oldu. Beynimden kaynar su döküldü. Çocuğa,
-Unuttum kızım, dedim. Çocuk tek kelime etmeden gitti yattı. Kızıma yalan söylemek içime oturdu. Evde bir şişe rakı vardı.
-Hanım şu bir şişe rakıyı getir, sen de git yat, dedim.
 O gece kendime ceza verdim. Benim çocuğuma yalan söyleme hakkım yoktu. Ya ben çocuklarımın babası olacaktım, ya da kumarın esiri… Ben çocuklarımı seçtim. Kumarı bıraktım.
Evet, sevgili okurlarım, bu olaylar bana çok tesir etti. Bakarsınız tiryakiler de bu olaylardan etkilenirler; sigara, kumar ve alkole bir veda türküsü söylerler.
Tiryakiler, incittimse beni bağışlayın.
Sizleri seviyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder