İnsan eskilere dalar mı? Dalar. Kaybettiğimiz değerleri bulabilmek için
çırpınıp duruyorum. Allah’ta yardım ederse ediyor işte. Bir bakıyorsunuz
beklemediğiniz bir yerlerden elinize bir şeyler geçiyor. Ummadığınız insanlar ummadığınız
fikirler veriyor. Size düşen, sadece dikkatli olmak... Bulduğunuz şeylerin
değerini anlamaya çalışmak. Bunu için de her şeyden önce önyargılarınızdan
kurtulacaksınız. Eskiden beri gördüklerinize yeni bir gözle bakacaksınız. Ben
eminim ki, yeni gördükleriniz ile eskiler birleşip yeni fikirlere sahip
olacaksınız.
İsterseniz bir deneyin. En yakınızdakine yeni bir gözle bakın. Hemen masadan
başlayın. Oturduğunuz sandalyeden, seyrettiğiniz televizyona kadar bir bakın.
Her şey yerli yerinde mi?
Sonra yaşınıza göre geçmişi bir
düşünün. Hangi insanların diğer insanlardan farklı bir meziyeti var.
Ben bu gün Mahmut Tunar’ı düşündüm.
Yarın kimi düşünürüm, orasını bilmiyorum. Belki de sizin en yakınınıza bir
selam veririm. Gelin bu gün Mahmut Tunar’la ilgili düşüncelerimi sizinle
paylaşalım.
Ben çocuktum. Belki de delikanlılık
çağımın ilk yıllarıydı. Küçük ilçemizin tek caddesinde yürürken rahmetli Teke
Hacı’nın kahvesinin önünde iyi giyimli oturan adam hep dikkatimi çekerdi. O
adamın bazen başına kalabalıklar toplanır, bazen de tek başına kalır uzaklara
dalardı. Caddede yürürken yeri incitmemeye özen gösterten bu adamın duruşunda,
bakışında ve tavırlarında bir farklılık sezerdim. En çok dikkatimi çeken düzgün
giyimi ve tavırlarıydı. Çok net hatırlıyorum. Üzerinde beyaz bir takım elbisesi
vardı. Elinde siyah bir tespih ve elleri arkaya bağlanmış caddede yürüyordu.
Bir ara göz göze geldik. Bana göz attı. Ve gülümsedi. Ben de hafif kızarıp
gülümsemiştim.
O adamın Âşık Mahmut Tunar olduğunu
biliyordum. Ben de şiirler yazıyordum. İnsanlar onun başına toplanır, o da
yazdığı şiirleri okurdu. Heveslenirdim. Ona yaklaşıp şiirlerimi göstermek
isterdim. Ama bir türlü cesaret edemezdim. Hiç de edemedim. Ona yazdığım
şiirleri gösteremedim.
Aradan yıllar geçti. O ölmüş,
ebediyete intikal etmiş. Ne zaman öldü, nerde öldü bilmiyorum. Geçenlerde
evladı ile karşılaştık. 1984 yılında öldüğünü söyledi. Anladım ki benim
memleketten uzak kaldığım yıllarda ölmüş. Hayat hikâyesini araştırdığımda 1333
yılında Sivas ilinin İmraniye ilçesine bağlı Karataş köyünde doğduğunu Milli
mücadele yıllarında Sivas’tan göç ederek Saimbeyli’ye geldiklerini
öğrendim. İşsizlikle ve yoksullukla geçen ömründe her zaman kaleme
sarılan Mahmut Tunar’ın şiirlerini çok iddialı yazmadığı, gördüğü olayları ve
yaşadıklarını dile getirdiği görülmektedir. Düzenin olumsuzluklarını dile
getirirken milli ve manevi değerlere hep sadık kalmayı tercih eden Âşık, modaya
ve erkeklerin kadın gibi giyinmelerine karşı fikirlerini şiirlerinde dile
getirmiştir. Tembelliği ve kahvede boş boş oturmayı şu sözlerle dile
getirmiş.
“Alışma kahveye soğursun işten
İşine gücüne baksan olmaz mı?
Hayatını koru gelecek kıştan
Bol odunla ocak yaksan olmaz mı?”
Kadın gibi giyinen erkeklere çok
kızan Âşık;
“Bazı oğlanlar kıza benziyor
Kız diye erkekler sulanır ona.
Şekilleri soğuk buza benziyor
Kendi tipindeki dolanır ona.”
Yazdığı şiirlerde komünizmi de
eleştiren Tunar,
“Sıfatında sezilir orak çekici
Fırsatı bulursa tohum ekici
Türklük temelini kökten sökücü
Anarşist yaratır hızından belli”
demektedir.
Onunla ilgili biraz araştırma
yaptım. Elime iki kitabı geçti. “Yılların verdiği ilham ve günlük hatıralar ile
son durak 2” adlı iki kitap. Ayrıca da hiçbir yerde yayınlanmamış bazı
şiirleri. Yayınlanmayan şiirler muhtemelen ömrünün son yıllarında yazılmış.
Ve demiş ki Mahmut Tunar:
ÖLÜM BANA YAKIN
Soldu artık gonca gülüm
Bana göre yakın ölüm
Hakkı seven temiz kulum
Hak aşkına doğru yolum
Ayan oldu ölüm günüm
Sevenlere vardır ünüm
Hakka karşı doğru dinim
Kalleşlere vardır kinim
Şimdi sinmez ne yesem de
Çıkmaz oldu gür sesimde
Geri kaldım her besimde
Zehir gördüm su tasımda
Sırlar sana ayan Mahmut
Yüce Haktan bekle umut
Geçmişleri artık unut
Meleklerle gönül avut
Âşık Mahmut TUNAR
Kenarlarda köşelerde kalan Mahmut
Tunar ve onun gibilerin araştırılması gerektiğini düşünüyorum.
Mekanı cennet olsun.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder